İçine insan kaçmış şımarıklıkta bir numara sevimlilikte usta olan bir köpek cinsi …..
Henüz 16 aylık ama Çekirdek aileme 4 ay öncesi katılan yol arkadaşım…. ..
içine insan kaçmış diyorum çünkü öyle ; bildiğin sırt üstü yatıyor bildiğin horluyor fosur fosur sanırsın evde uyku apne sorunu olan biri var 🙂 doymak kavramını unutmuş , ne bulsa yiyen size yemeğinizi boğazınıza düğüm düğüm ettiren cinsinden bir velet ,dışarı çıkmaktan hoşlanan ama her çıkışınızda her adımı koklamaktan geri kalmayan 5 dakikalık mesafeyi 1 saatte yol aldıran, her deliğe burnunu sokan her daim kulaklar yerlerde ne yemek bulurum umuduyla yürüyen , meraklı mı meraklı ama yorulduğunda minik bir çocuk gibi kucağınıza atlayan bir yavru , yollarda gördüğü her köpek arkadaşına dostça yaklaşan kendini büyük sanan minik yüreklim, kedinin sesini duysa deliren, peşinde koşmaktan vazgeçmeyen ama karşısına geldiğinde kaçacak delik arayan ,kapısı açık olan her arabanın içine dalmak isteyen gezme tutkunu miniğim, her motorcu sesinden korkarak sana sığınmak isteyen, her kağıt toplayıcının peşinden koşan, sokaktan eve geldiğinde kapının önünde uzun uzun temizlenmesini bekleyen ama sonunda ” pöf ” diyerek içeri sızan , yıkandıktan sonra mutluluk göstergesi türlü şaklabanlık yapan, kapı zili çaldığında ona neyi çağrıştırdığını keşfedemediğimiz havlamasıyla ağlamaklı kendi ekseninde fır dönen tüy yumağım , aile fertleri eve geldiğinde önlerine kendini atıp sırtındaki tüm bölgeye masaj yaptıran sağ kalçasını kaşırken gülümseyen çılgınım, gelen misafire kendini sevdirmek için yapmadığı şımarıklık kalmayan yeri geldiğinde kafasına dahi zıplamaktan tereddüt etmeyen, zaman zaman deliliği tutup evin her noktasını jet hızıyla tarayan sonunda pes edip kalp çarpıntısıyla yere serilen fer fecir bakan delim , oyun delisi, top dedin mi aklını kaçıran mutluluktan zıplayan yorulmayı bilmeyen (senin halin kalmaz ama onun enerjisi tavan yapan) dört ayaklım, Kitap okuma molalarımıza ortak olan her sayfaya göz gezdiren akıllı oğlum, sinirinizi zıplattığında ve yerine gitmesini söylediğinizde kendi yatağı yerine sizin yatağınıza kaçan, veya sizden önce koltuğunuza oturan, sabaha karşı usulca yine yatağınıza sığınan ve mutlaka sırtını sırtınıza dayayan ,uyanma saatini hiç sektirmeyen (alarm kurmama gerek yok) her haliyle sizi güldüren geldiği günden beri bizden çok onun an’larıyla dolan evimizin neşesi kendini ifade etmekte usta olmuş Terapi arkadaşım, maç zamanı bizle beraber futbol seyreden her gol sesinde seninle zıplayan her tezahüratta panikle ne olduğunu anlamaya çalışan şaşkın Kartalım , işteyken bile aklınızın evde olmasını, bir an önce eve varıp onun karşılama heyecanına ortak olmamızı sağlayan bir anda her şeyimiz her planın içinde olabilen küçük suratım……iyi ki geldin……
2015 Aralık 24
Figen Tekkol